Ama Herkes İsterki Kimse Üzülmesin

| On
Pazar, Ocak 03, 2016

Kim ister ki? Hayatı kim zorlaştırmak ister. Kim üzüntülerle, dertlerle taşıyamayacağı yüklerin altına girmek.

Hatalar o kadar çoktu. O kadar fazlaydı ki... Bazen birinin katı olması "o" anlamasada hala iki kişinin iyiliğini düşünecek bir hareket yapması gerekir birinin. Belki bu acılarla dolu haftalar, aylar olacaktır. Ama asla düzelmeyecek birşeyi bu şekilde düzeltmek belkide onca yapılan hatalardan sonra en doğru karardır. Fazlasını kaldıramam. Fazlasını yapamam. Kalbim taş değil ama taş olmak zorunda. Vucüdum sıcak, ama kaya gibi olmalı. Damarlarım sürekli atıyor, ama kaskatı kesilmeli. Bunun altına kim girmek isterdi ki? Kimse yapamaz. Bu yükü kaldıramaz.

O kadar çok hata var. Sorun.... Arkana baktığında o mutlu dünya içinde fark edemezdim. Arkama bakabileceğim an yaşatıldığında herkes için bunu yapmalıydım. Belkide biz eskisi gibi olamayacağız. Ne hayattan alacağımız enerji nede başkasına vereceğimiz enerji. Eskisi gibi olmayacak hiç birşey. Ama dayanamıyorum yapamam. Kaldıramadım. Kimse kimsenin değerini bilemedi yaşanan hayal dünyasında. Kaybeden aslında kimse, aslında her ikimiz. Yürüyemiyorum. Zorlanıyorum her gece ağlıyorum. Biliyorum, devam ederse nefes dahi alamayacağız. Günlerdir kaderimi ararcasına sokaklardayım, yağan karın altında sokaklardayım. Sokakta başıboş yardıma muhtaç insanlara yardım ediyorum. Kollarından tutuyorum, kimisi teşekkür ediyor kimisi hiçbirşey söylemeden boş boş bakıyor.

Ne kadar dayanabiliriz ki bu boşluğa? Belkide hiç olmamalıydı. Başlarken nasıl bilebilirim, nasıl bilebilirsin? Biliyorsan.. Yapabilirdin ya.. Kolay mı? Belkide sende yapamadın işte. Sadece yağmur altında yürürken, ayakların çıplak birazcık yeşilliğinde beraberce üzerinde yürüyünce doğanın tüm kokusunu çekince anlayabilecektik. Ama o bile cezalandıracaktı bizi, yataklara düşecektik. Hiçbirşey eskisi gibi olmayacaktı. Dertleştim. İstanbul dışına çıktım ateşimle beraber. Öksürerek sokaklarda yürüyordum. Herşey tekrar ediyordu, çıkış yolu bulmaya çalışacağım sırada tekrar telefonuma baktığımda darbe alıyordum. Arkama bakıyordum karanlığın ortasındayım çünkü ona dönmek istiyorum ama dönersem herşey daha beter olacak. Ne taş nede kaya tahmin edemeyeceğimizden daha sert birşey olmalı bu. O kadar sert olmalıyız. Son kez bizim için.

İnsanları dinliyordum gece yarısından sonra. Herkes dertlerini döküyordu. Ben sadece konuşur gibi yaparak sıramı değiştiriyor oyalıyordum. Herkesin fikirlerinden bir parça kendimde buluyordum. Sende öyle mi? Bende neden böyle. Ben neden bunu yaşadım. Neden bunu yaşattım?

KİM İSTERDİKİ ÜZÜLELİM, KİM İSTERKİ? HERKES İSTER Kİ, KİMSE ÜZÜLMESİN...

Ben insanların iç sesiyim. Söyleyediklerinin gölgesindeki ışıltıyım. Ve sadece bu olmam gerekliymiş. Benim dünyadaki görevim insanlara ışık tutarak kimsenin alışık olmadığı hayallerle yaşamak. O hayallere insanları bir parça çekerek, birazda olsa mutlu etmek için.


İlk Yorumu Sen Yap !
Yorum Gönder

EMOTICON
Klik the button below to show emoticons and the its code
Hide Emoticon
Show Emoticon
:D
 
:)
 
:h
 
:a
 
:e
 
:f
 
:p
 
:v
 
:i
 
:j
 
:k
 
:(
 
:c
 
:n
 
:z
 
:g
 
:q
 
:r
 
:s
:t
 
:o
 
:x
 
:w
 
:m
 
:y
 
:b
 
:1
 
:2
 
:3
 
:4
 
:5
:6
 
:7
 
:8
 
:9