Sınava girerken gerçekten birşeylerin farklı gittiğini görmüştüm. İlk önce, -artık kaç kez girmemden dolayı çok az stressle sınav girişi beklerken- yeni giren öğrencilerin heycanını izleyip biraz güldüm kendi kendime "ilk zamanlar bizde böyleydik yaa" moduna girdim. Birbirlerine ite ite girmeye çalışıyolardı saat daha 9.30 gibiyken. Bende babamla köşeye geçtim milleti yorumluyorum tiplere bak filan diye. Hava çok soğuk olduğu için burnumun hafif aktığını hissettim =_= (Bu kadar detay girmesemde olurdu ama alksjdakljf) Elime peçete alıp aranma yerine giderken peçeteyi elimde unuttum ve beni arayan adam üstün körü bişiler yapıp geçirdi. Ve elimde peçeteyle? Elime bakmadı bile. Artık nasıl bir sorumluluk duygusu varsa bende sınıfa gelince hemen cebime koydum çıkartmıyorum millet yanlış anlamasın diye. Ama sen şu olaylara bak ki sınav bitişinde bir sürü insan fotoğraflar sorular test sayfaları paylaşıyor. Bunlar yetmiyormuş gibi, soruların %50'side internette 2010-2012 arasında bazı kuruluşların yayınladığı kaynaklardan alınmış, çırpılmış sorular. Böyle birşey olabilir mi? Bu iş minik küçük birşey değil ki. 2-3 milyon öğrencinin, hayatı geleceği. Baştan savar gibi bu tarz basit kolay iş mi yapılır..
Bunlar sosyal medyada paylaşılırken, ösym'ye kadar gitti. Tamam çok güzel haberleri var. Bakacaklar falanda, Ösym... Sert yazan, bildiren öğrencileri twitter hesabından engellemiş. Böyle birşey olabilir mi cidden? Aklım almadı. Aklı alan birinide göremedim.
Bugünde bu fotoğrafları paylaşan bir kişinin ismi yeri herşeyi bulunmuş. Kağıtları kopartmış ve evde çekildiği söyleniyor. Ama bir kişi mi paylaştı sanki? Kaç kişi paylaştı.. Birde korkup veya normal olarak gizlenen kişileride sayarsak. Kaç kişinin hakkına girildi. Kaç kişinin yıllarca verdiği emek gitti.. Bu olaylar yabancı yerlerde olsa direk olarak istifalar gelirdi. Kopya çekilmemiş bile olsa bir güvenlik açığı var demek. Özür dilenir, hata kabul edilir, tedbir arttırılır ve istifa edilir. Zor mu? Bizim ülkemizde zor olsa gerek.
Ayrıca artık ygs için dershane gitmenin bir anlamı kalmamış görülüyor. Bunun arkasında ülke yönetiminin siyasi, dini gibi nedenlerle görüş ayrılığı yaşadığı kurumlardan ayrılarak, dershaneleri kapatma kararınında olduğunu görüyorum. Çünkü birşeyi kapatabilmesi için onun arkasında ki neden olan "sınav"ın daha kolay olması gerekiyor. Önceden dershaneye gidilmeden hayal olan bu sınavlar 2013'den itibaren hergün daha az bilgi daha çok yorum, okuma ve algıyla ilgili hale gelmiş durumda. Aslında artık üniversite okumanın bile anlamı kalmayacak. Tamamen tecrübeyle işe alınacak. O kadar çok üniversite var ki artık. Hem insan sayısı artıyor hem üniversite sayısı. Bir bölüm yılda 10-20 bin mezun veriyor (her şehirdeki üniversitelerdeki aynı bölüm toplamı) ama o bölümün senede alabileceği sayısı 200-500. Hal böyle olunca okumuş işsiz sayısıda artıyor. Ama ne oluyor? Avrupa standartlarında okumuş sayımız artıyor. Neye yarar.. Göstermelik, boş bir istatistik sadece. O kadar kişi mezun olduğu yer dışında bir iş sahibi... Unutmamak gerek birde, çok fazla mezun olunca artık mezun olmak değil başka kriterlerde gerekecek kimin gücü neye yetecek. 5-10 yıl sonra büyük sorunları göreceğiz.
İlk Yorumu Sen Yap !
Yorum Gönder